El Clasico’da mini etekli bir kadın

  • 5 Nisan, 2016
  • Yorum yapılmamış
  • Yazar: Özlem Gürses

El Clasico’da mini etekli bir kadın

Maça kısa bir kot etekle gittim. Tek bir Allah’ın kulu beni rahatsız etmediği gibi, erkekler kafasını çevirip bakmadı bile! 

Cumartesi gecesi dünyanın sayılı spor olaylarından biri olan ‘El Clasico’yu izlemek üzere Barselona’daydım.
Barcelona ile Real Madrid kulüplerinin karşılaştığı, futbolun en heyecanlı derbilerinden biriydi.
Kadınların futbola pek ilgisi yok, doğrusu ben de tutkunu değilim. ATV Haber’de muhabirlik yaptığım yıllarda Ali Kırca’nın teşvikiyle Galatasaraylı olmuştum.
UEFA Kupası’nı kaldırdığımız yıl, o şahane maçı Kopenhag’da tribünde izleme şansım olmuştu. Gerçekten unutulmaz bir deneyimdi.
Bakar mısınız, maça peluş oyuncağını alıp gelmiş  bir çocuk. 

Oğlum Uzay ise Fenerbahçeli. Küçükken bir-iki kere babasıyla stada gitti maç izlemeye ama hoşuna gitmedi.
Ben de Türkiye’de futbol maçı izlemeyi sevmiyorum. Hatta kırk yıl düşünsem statta olmaktan bu kadar zevk alacağım aklıma gelmezdi.
Arda Turan’ın sponsoru olan Lassa beni bu maça davet ettiğinde nasıl bir ortamla karşılaşacağımı hiç bilmiyordum.
Dünyanın en zengin iki futbol kulübü karşı karşıya… Futbolun en yetenekli ve pahalı oyuncuları sahada. Üstelik neredeyse bir asırdır süren bir ezeli rekabet söz konusu. Halkın ve ayrılıkçı Katalanların takımı Barcelona, Kral’ın ve eski diktanın takımı Real Madrid’e karşı oynuyor.
Kan gövdeyi götürür herhalde diye düşündüm ve “Sokaklar dolup taşar, bu maço İspanyollar birbirini keser…” dedim içimden.
Ne kadar cahilmişim! Meğer El Clasico dünyanın en medeni futbol buluşmalarından biriymiş.
Anne ve oğlu tribünde ne kadar da rahat.

Aileler, yaşlı amcalar, teyzeler, sayısız çocuk hatta bebek, dünyanın her köşesinden turist zevkle, güle oynaya maç izliyor!
Dün maç izlenimlerimi SÖZCÜ’ye yazdım ama şimdi size hafızama kazınan birkaç fotoğrafı anlatmak istiyorum:
Maçı Real Madrid kazandı, Barçalı taraftar hiçbir gerginlik yaratmadı.
Şaşırdım kaldım! Döner bıçaklarının, usturaların ve pet şişelerin havada uçuştuğu statlarımızı düşününce çok üzüldüm.
Dünyaya futbolcu gönderen bir ülke neden kendi evinde ‘medeniyeti’ sağlayamıyor?
İşte bu soruyla döndüm Barselona’dan.

Bir de bizdeki ‘kadın durumuna’ bakalım…

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ndan beş günlük bir özet geldi. Durum korkunç!
Bıçaklanan, boğazı kesilen, av tüfeğiyle vurulan, dövülerek öldürülen kadınlar… Ütü yapmadığı bahanesiyle katledilen, erkek arkadaşı vardı bahanesiyle bıçaklanan kadınlar. Rapordan aynen aktarıyorum:
“31 Günde 31 Kadın Öldürüldü
2016 yılının Mart ayı boyunca 31 kadının öldürülmesi, bir ay boyunca her gün bir kadının öldürüldüğünü göstermektedir. Yılın ilk üç ayında ise toplamda 94 kadın cinayeti işlenmiştir.”

Chontal Duncan’ın bebeği

Hatırlıyor musunuz, size doğumuna bir hafta kala hâlâ kick boks yapan bir spor hocası genç kadından söz etmiştim…
Hani son 4 günde bile uçan tekme filan atıyordu!
Chontal oğlunu doğurdu. Bebek gayet iyi ve hepimizin şaşkın bakışları arasında Chontal bir haftada dümdüz bir karınla işine döndü!
İşte bu da o fotoğraf.

 

 

 

Kategoriler

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir