Engel tanımayan müzik tutkusu
Bugün sizi heyecan verici bir genç adamla tanıştıracağım: 26 yaşındaki baterist ve müzisyen Jason Barnes ile… Jason dört yıl önce bir kazada sağ kolunu kaybetmiş ama en büyük tutkusu müzikten vazgeçmemiş. Onun ilginç hikayesini sizinle paylaşmak istedim…
Jason Barnes’in babası profesyonel bir gitarist. Kendisi de 13 yaşından beri bateri çalıyor. Onu robotik orkestrayla birlikte sahnede proteziyle bateri çalarken izledim ve dilim tutuldu! Kulise koşup “Beni bu genç adamla tanıştırın lütfen” dedim… İşte Jason Barnes’la keyifli sohbetimiz ve beni çok etkileyen yaşamı…
Sizi sahnede görmek çok heyecan vericiydi Jason Barnes. Sen kimsin?
26 yaşında bir Amerikalıyım. Georgia Atlanta’da yaşıyorum. 13 yaşından beri müzikle uğraşıyorum, beste yapıyorum, bateri çalıyorum…
Sağ kolunu nasıl kaybettin?
Lokantalarda temizlik işçisi olarak çalışıyordum. 22 yaşındayken yine bir lokantanın çatısına havalandırma sistemini temizlemek için çıktım. Sisli bir gündü, kazayı çok da hatırlamıyorum çünkü kaza anında bayıldım. Çatıda boruları temizlerken elektrik akımına kapıldım.
Peki sonra ne oldu?
Beni kazadan sonra hızla yoğun bakıma almışlar. İki buçuk gün sonra gözlerimi açtığımda bir hastane odasındaydım. Yanmıştım ama neden yandığımı bilmiyordum, olay hakkında hiçbir şey hatırlamıyordum. Önce bir patlama olduğunu düşündüm ya da büyük bir yangın çıktığını. Elektrik kazası geçirdiğimi anlattılar; oysa o gün işe gittiğimi bile hatırlayamıyordum ben.
Beynim de hasar görebilirdi
Kolunu kaybettiğini nasıl fark ettin?
Fark etmedim önce. Kısa süre içinde yedi ameliyat geçirdim. Ve sonunda tek çözümün kolumu kesmek olduğunu söylediler. Ben de “Beni buradan çıkartacak ne ise onu yapalım” dedim. Yine de halime şükrettim, ölebilirdim ya da beynim hasar görebilirdi. Kolumu kestiler.
Bu süreçte müzik hayatında önemli bir yer tutuyordu değil mi?
Öyleydi. Artık bateri de çalamazdım gitar da. Sürekli bunu düşünüyorum. O sırada Atlanta Müzik Okulu’na kabul edilmiştim. Yeniden bateri çalabilmek için kendi çözümlerimi bulmaya çalıştım. Kendime bir robotik protez yaptırmayı düşündüm.
Yani bu kolu yaptırmak senin fikrin miydi?
Evet, benim fikrimdi. Ama bu kolu ve bateri çalmak için robotik protezi yaptırmak için gereken bilgiye de, paraya da sahip değildim. Georgia Teknoloji Enstitüsü’nden Profesör Gill Weinberg’e ulaştım. Gill bana bu robotik kolu yaptı.
Kahramanım Gill
Nasıl ulaştın Weinberg’e?
Kas sistemini biraz biliyordum. Örneğin; kol kaslarımı harekete geçirmek için önce elimi harekete geçirmem gerektiğini biliyordum. Bu robotik teknolojinin de özellikle bateri çalmak için kullanılabileceğini düşündüm. Fakat tabii sadece hayal ediyordum bunu… Müzik okulundaki hocalarımdan birine bu projeyi anlattım. O da özel sınıflarından birinde konudan söz edince bir öğrencisi Georgia Teknoloji Enstitüsü’nde Profesör Gill’i tanıdığını söylemiş. Gill ile bu sayede tanıştık. Bu robotik kolu ve düzeneği benim için yapmak istediğini söyledi.
Profesör Gill Weinberg’in tam olarak titri ne?
Georgia Teknoloji Enstitüsü’nde Müzik Teknolojileri Laboratuvarı’nda çalışıyor. Çocuklar için akıllı telefonlar üzerinden çalışan müzik yazılımları yapıyor, bir de robotik orkestrası var; adı da ‘The Shimi Band’. Bu protezi de benim için o tasarladı ve üretti.
Aynı anda üç bateri çubuğu
Bu protez dünyadaki tek örnek mi?
Bildiğim kadarıyla evet. Protez elektromiyografiyle çalışıyor. Benim üst kolumdaki kasların gönderdiği sinyaller proteze geliyor ve bu sayede ben de bateri çubuğunu tutup dilediğim hareketi yapabiliyorum. Hatta bu protez sayesinde aynı anda üç bateri çubuğuyla çalabilen tek müzisyen de benim!
Ne kadar zamandır kullanıyorsun bu protezi?
İki buçuk yıl oldu. Hâlâ bir prototip ama yine de çok iyi. Mükemmel hale getirmek için üzerinde çalışıyoruz.
Hâlâ okulda eğitim alıyor musun?
Hayır bitti. Şu anda bir aktör, müzisyen ve yapımcıyım. Beste yapıyorum, DJ olarak çalıyorum. Gill’in robotik orkestrasıyla konserler veriyorum. Çeşitli diziler ve reklam filmlerinde de rol alıyorum.
Depresyon bir kara delik
Anlattıkların gerçekten de ilham verici. Tam tersi de olabilirdi, kazadan sonra yıllarca depresyonda kalabilirdin.
Kaldım da zaten! Çok kötü günler geçirdim ama bir süreliğine… Ne kadar depresif kalabilirsin ki? Depresyon seni karanlık bir delikten başka hiçbir yere taşımaz. Üç ay acı çektim ama bu sürenin sonunda bir şey yapmam gerektiğine karar verdim. Bir çözüme ihtiyacım vardı, eskiden yaptığım şeyleri yeniden yapabileceğim bir çözüme. Depresyondan vazgeçip o çözümü aradım. İşte bugün de buradayım!
Gelecek için ne hayal ediyorsun?
Dünyanın en iyi bateristlerinden biri olmayı ve kendi grubumu kurmayı. Yapacağım da…
Yaşa Jason! Hiç şüphem yok, başaracaksın.
Yorumlar