Vahşi doğanın içinde safari notları

Geçtiğimiz hafta oğlumun ara tatilini anne-oğul iki gezgin olarak Güney Afrika’da geçirdik.
Tek kelimeyle unutulmazdı!
İzlenimlerimizi Sözcü Seyahat ekine yazdık, ben sadece safariye gitmeyi düşünenlere bir iki öneride bulunmak isterim:

Safari öyle zannettiğiniz gibi vahşi doğada kanlı revanlı bir şey değil. Hatta oldukça sakin geçiyor.

Safari için yerden yüksek, kenarları açık araçlara biniyorsunuz. Herkes aynı parkurlarda dolaştığı için bazen ciddi bir araç trafiği bile olabiliyor!
Afrika’nın çeşitli ülkelerinde ‘natural reserve’ denilen dev doğal alanlar var. Bunlar milli park kapsamında ve insan eli değmeyen yerler. Hayvanlar kendi doğal döngülerinde buralarda yaşıyor.

Safariye işte bu alanlarda, güneşin doğduğu ve battığı saatlerde çıkılıyor. Yani ya sabah 05.30-08.30 arasında, ya da akşamüstü 16.30-19.30 arasında.
Her iki durumda da safarinin bir bölümü karanlıkta yapılıyor. Bunun nedeni, hayvanların bu iki zaman aralığında ortaya çıkmaları.

Karanlıkta giderken şoförünüz elinde sarı ve yeşil iki büyük spot ışığını arazide gezdiriyor. Bir hayvan gördüğünüz anda duruyor ve sessizce izliyorsunuz. İnmek yok, flaşsız fotoğraf çekmek serbest.
Safari sırasında görecekleriniz tamamen şansınıza bağlı! Mesela biz zürafaları, filleri, babunları, antilopları, gergedanları ve sadece Güney Afrika’ya özel olan öküz başlı bir antilop türünü gördük.
En çok merak ettiğimiz aslanlar ve buffalolar ise ortaya çıkmadı!

Safari için illa otelinizin düzenlediği turlara ya da özel araçlı gezilere katılmak durumunda değilsiniz. Kendi aracınızla da gezebilirsiniz. Bunun için safari parklarına yakın bir otele ailecek yerleşip, birkaç gün kalıp, her sabah ya da akşam kendi aracınızla gezintiye çıkabilirsiniz.

Fakat kendi aracınızla karanlıkta safari yapmak kolay değil. Yok eğer bu işe çok meraklı iseniz, tabii ki arabaya spot ışıkları alabilirsiniz. Sarı ışık, hayvanı bulmak için; yeşil ışık ise durup izlemek için. Çünkü sarı ışık doğrudan hayvanlara tutulduğunda geçici körlüğe neden oluyor.
Bu doğal yaşam alanlarının her birinde ‘ünlü hayvanlar’ var. Sizi gezdirirken hikayelerini de anlatıyorlar. Mesela bizim gezdiğimiz parkta 68 yaşındaki fil Amalula efsaneydi. Kendisiyle tanıştık; gerçekten heybetli bir varlık!

Safariye kendi aracınızla çıktıysanız aşırı hareketler yapmaktan kaçınmanızda fayda var. Geçtiğimiz yıl Avrupalı bir genç çift fillerin dikkatini çekmek için fazla uğraşmışlar, arabayı filan sallamak dahil, acaip hareketler yapmışlar. Amalula (bizim efsane fil) en sonunda bu çiftin arabasını devirmiş. Aman o yüzden dikkat!