Türkiye, Brezilya’dakine benzer bir kriz dönemine girmek üzere
Türkiye’de siyasi istikrarın tehlike altında olduğunu söyleyen Bremmer “Bunun iki nedeni var. Biri Erdoğan, diğeri ise jeopolitik gelişmeler… Bu gidişattan kaygı duyuyorum” dedi…
Ian Bremmer, New York Üniversitesi’nde Dış Politika ve Siyaset Profesörü, aynı zamanda Eurasia Grup Kurucu Başkanı. New York, Washington, Londra, Tokyo, Sao Paolo ve San Francisco’da ofisleri olan grup, dünya liderleri ve iş dünyasına siyasi risk analizi danışmanlığı veriyor.
Bremmer, Davos’un Genç liderlerinden biri ve özellikle finansal risk analizleri konusunda bir “guru” kabul ediliyor. Ian Bremmer, bir önceki sohbetimizde “2016 Türkiye için gürültülü patırtılı bir yıl olacak…” demişti.
‘SERT BİR DÖNEM OLACAK’
Bu kez şunları söylüyor: “Önümüzdeki birkaç yıl AKP ve özellikle Erdoğan için tarihlerindeki en zor dönem olacak! Çünkü Türkiye, Brezilya’da son birkaç yıldır devam eden iç siyasi krize benzer çok sert bir döneme girmek üzere.” Bremmer, Amerikan siyasi tarihinin en kanlı saldırısı Orlando’yu da SÖZCÜ okurları için değerlendirdi: “Bu saldırı başkanlık seçimlerinin ve sonrasının gündemini belirler ama Trump’ı başkan yapmaz!”
GİDİŞATTAN KAYGI DUYUYORUM
– Siz, dünyanın en etkili liderlerine ve en yüksek sermayeli şirketlerine siyasi ve ekonomik risk analizleri hizmeti veriyorsunuz. Bu raporlarınızda Türkiye de var…
Türkiye, en yakından takip ettiğim ve gidişatından kaygı duyduğum ülkelerden biri. Oldukça iyi eğitilmiş bir toplum, güçlü bir nüfus artışı var, genç ve altyapısı sağlam bir ülke. İş dünyası çok yetenekli. Ama içerideki “siyasi kriz” atmosferi hiç hız kesmiyor ve daha da kötü olacak gibi görünüyor. Bana sorarsanız Türkiye, Brezilya’da son birkaç yıldır devam eden iç siyasi krize benzer çok sert bir döneme girmek üzere.
– Neden peki?
Bir bölümü Cumhurbaşkanı Erdoğan yüzünden, bir bölümü de jeopolitik gelişmeler nedeniyle. Bu ikisi bir araya geldiğinde Türkiye’de siyasi istikrar tehlike altında. Erdoğan, ısrarla “ayrıcalıklı bir Başkanlık” talep ediyor; dönemi bittiğinde kendisini ve ailesini açılacak her türlü soruşturmadan kurtarmak için. Ancak parlamentodan böyle bir sistem değişikliğine geçer oy çıkması imkansız. Sadece muhalefet değil, bizzat kendi partisi AKP’de de kendisinin bu ısrarına karşı olanlar var. İşte bu durum bence çok yetenekli ve donanımlı, uluslararası çevrelerde de itibarı olan Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ani istifasına yol açtı. Artık hükümet üzerindeki tek güç Erdoğan, tam Kremlin stili yani! Aynı anda hem başkan, hem başbakan hem de parti genel başkanı.
TEKNOKRATİK EĞİLİMLER VAR
– Bu durum nasıl izleniyor dışarıdan?
Bu yeni durum kaçınılmaz olarak hükümetin teknokratik eğilimlerini ve yeteneklerini de giderek yok edecek. Örneğin iş dünyasının da çok sevdiği Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, yeni kabinede yer alsa bile, politikalar üzerinde çok daha az etkili olacak. Onun yerine Erdoğan’ın kısa vadeli, büyüme odaklı, reformları erteleyen yaklaşımları hayata geçecek.
Sermaye piyasalarını bozacak bir yaklaşım bu ve zaten cari açık ve yatırım güçlüğü çeken bir ülke için çok da riskli.
DEMOKRASİNİZ ZAYIFLAYACAK
– Dünya Türkiye’deki bu iç siyasi gelişmeleri bu kadar yakından mı izliyor?
Elbette. Şimdilerde “partili Cumhurbaşkanı” bulundu, Erdoğan’ın AKP’nin başında kalmasını “resmi olarak” sağlamak için. Bu da bence sonbaharda bir referandum demek, ama buradan da bir sonuç çıkacağını sanmıyorum. Bütün bunların ne yazık ki tek bir sonucu olacak; iç siyasi baskılar nedeniyle Türk demokrasisi zayıflayacak.
– Bir yandan da dış politikada yalnız bırakılıyoruz…
Maalesef. Bu iç politikanızı da etkiliyor. Kürtler tarihte hiç olmadıkları kadar, otonom bir yapıya kavuşmaya yakınlar artık. Bunun nedeni Suriye’deki savaş ama aynı zamanda Türk hükümetinin son politikaları.
– Müttefiklerimiz bize karşı anlaşılmaz bir tutumdalar…
O süreçler de sertleşecek, şüpheniz olmasın. Geçtiğimiz birkaç hafta içinde Amerikan Hükümeti’ne danışmanlık verdiğim için bazı çok üst düzey Amerikalı yetkililerle gelişmelerle ilgili sohbet etme imkanı buldum.
Onlara sordum, “Suriye’deki savaşta Türkiye mi müttefikiniz yoksa ABD karşıtı olan Rusya mı?” Ne dediler biliyor musunuz? “Tabii ki Rusya!”
Yorumlar