Bizim büyük çaresizliğimiz…

Dün, Meclis’te kendini kürsü mikrofonuna kelepçeleyen bağımsız milletvekili Aylin Nazlıaka’nın bu eylemi ile ilgili her haberi okudum…
Bütün fotoğraflara baktım, açıklamalarını dinledim.
Ve ilk andan itibaren hissiyatım değişmedi.
Bu eylem, bizim büyük çaresizliğimizin bir göstergesidir.
Bizim, yani son yıllarda sürekli hakarete uğrayan, aşağılanan, kullanılan, her fırsatta “defolun gidin” denilerek ülkeden kovulan eğitimli ve Cumhuriyetçi kesimin çaresizliği….
Nazlıaka’nın eylemi yetmezmiş gibi, bir de onu kurtarmaya çalışan diğer kadınların hali.
Şafak Pavey’in protez kolu çıkacak kadar yerlere savrulması… Pervin Buldan’ın tartaklanması…
Sonra sosyal medyada “kelepçeli” cinsel fantezi imaları, şakaları.
Tüm bunlar, içler acısı halimizi göstermiyor mu ?

*  *  *

Hem Nazlıaka hem de hastaneye kaldırılan Şafak Pavey mecliste yaşananlar için “diktanın ayak sesleri, işte bu değişiklik bu yüzden tehlikeli…” demişler.
Katılmıyorum.
Bu yaşadıklarımız muhalefetin anlamlı bir seçenek yaratamamasının, kitlesel bir heyecan uyandıramamasının sonucudur…
Muhalefet partilerine oy veren, kendilerinin temsil edildiğini zanneden seçmenin çaresizliğinin fotoğrafıdır.
CHP, MHP ve HDP’ye oy veren ve bu toplumun toplam nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan vatandaşlarımız tarifsiz bir hayalkırıklığı içindeler.

*  *  *

MHP, bir yıl önce seçim vaadi olarak açıkladığı tüm ilkeleriyle ters düştü, milliyetçi seçmenin iradesi bir Genel Başkan’ın iki dudağının arasında…
HDP, değil Kürt meselesinde bir çözümün muhatabı olmak, bizzat sorunun kendisi haline geldi !
CHP ise “pirince giderken bulgurdan olmayalım” hesaplarıyla, en kibarından muhalefet edelim, sakin sakin anlatalım derken kendisine oy veren 8 milyon seçmenin üstünden dozerle geçilmesine seyirci kaldı.

*  *  *

Belki de Nisan ayında rejim değişecek…
AKP’nin planı tıkır tıkır işliyor.
Muhalefete de kendisini kürsüye kelepçelemek kalıyor !

Kadınların kadınlara şiddeti

Dün Meclis’te yaşananlardan en çok “kadının kadına şiddeti” incitti beni.
Yıllardır kadınlar arasına döşenen düşmanlık tohumları sonuç vermiş demek ki…
AKP’li kadınlar muhalefetin kadın temsilcilerini tartakladı, itti, yaraladı.
İçime oturdu doğrusu.
Sanki erkeklerin zulmü yetmezmiş gibi… bir de kadınlar birbirine şiddet göstermeye başlarsa…
Nasıl çözülecek kadınların ortak sorunları ?

2016’da Kadına Şiddette rekor kırılmış !

2016 yılında kadın cinayetleri arttı, 328 kadın katledildi.
Üstelik bu cinayetlerin yarısı OHAL döneminde gerçekleşmiş.
Sadece son on üç yıla bakarsak, 2015’te 303, 2014’te 294, 2013’te ise 237 kadın öldürülmüştü.
Yani ne yazık ki kadınların hayatta kalma mücadelesinde bir arpa boyu yol alamıyoruz !
Karşı karşıya geleceğimize, yan yana durabilseydik… belki daha çok kadın kardeşimizi hayatta tutabilirdik.

Bak Kızım;

İyimserler de, kötümserler de benzer biçimde ölürler. Aralarındaki fark, nasıl yaşadıklarına dairdir…