Gördünüz değil mi bu fotoğrafı ?

  • 21 Şubat, 2016
  • Yorum yapılmamış
  • Yazar: Özlem Gürses

Reuters’dan Ümit Bektaş’ın çektiği bu fotoğrafa hepimiz kahrolduk.
Bu fotoğraf sadece Ankara’da, Diyarbakır’da, İstanbul’da patlayan her bombada kaybettiğimiz canlara duyduğumuz derin acının değil, birlik ve beraberliğimizin de sembolü.
Uzunca bir süredir neşede ve tasada bir araya gelemeyen “mahalleler”, aylardır bitmeyen terör acılarında biraraya geldik.
Gözü yaşlı bu iki kadın, Ankara’daki saldırıda şehit olan Astsubay İbrahim Baran’ın iki akrabası : Mehtap Aslan ve Ayşe Delioğlan.
Mehtap ve Ayşe’nin bu fotoğrafına bakıyorum günlerdir.
Buradan, bu acılardan hâlâ bir çıkış olabilir mi diye düşünüyorum.
Olabilir.
Farklılıklarımızın değil, ortak değerlerimizin üzerinden yepyeni bir kardeşlik iklimi kurulabilir. Aklın ve sağduyunun hükümdarlığında, vicdanlarımızı ortaya koyarak yeni bir başlangıç yapılabilir.
Siyaset, bu ortak duyguyu yaratmakta başarılı olamıyor.
Meclis yorgun, bir kısır döngüden çıkamıyor.
Ama Türk toplumu, tüm bu kaosa, içeride ve dışarıda yaşanan karmaşaya rağmen halen sükunetle bekliyor.
Acısını da öfkesini de hayalkırıklığını da sessizce yaşayarak bekliyor.
Cumhuriyet’in devlet aklının geri
döneceği, barışın geleceği günü bekliyor.

İki AKP

Ankara’yı vuran terör katliamının olduğu gece sabaha kadar uyumadım.
Kucağımda bilgisayar, elimde telefon, karşımda bir kanaldan diğerine geçtiğim televizyon, tüm geceyi ne olduğunu anlamaya çalışmakla geçirdim.
Gecenin en ilginç yayını “hükümet yanlısı” olduğu bilinen TVNet’teydi. Başbakan Baş Danışmanı Seyfi Öğün, Başbakan Danışmanı Etyen Mahcupyan, Şehir Üniversitesi’nden Talha Köse ve Davutoğlu’nun Biyografisini yazan gazeteci Gürkan Zengin katliamı değerlendirdiler.
Bu dört isim de Başbakan Davutoğlu’na çok yakın. Kullandıkları dil, üslup ve bakış açısı da öyleydi.
Dördü de şunu söyledi : “Bu saldırı Türkiye’yi Ortadoğu’da bir kara harekatına çekmeye çalışan tarafların işi olmalı. Birileri, Türkiye’yi savaşa zorluyor. Ancak Suriye ve hatta Ortadoğu’da istikrar Türkiye’nin sahada barış inşası konusundaki katkıları ile olabilir.”
Davutoğlu “barış”tan yana, bunun da diplomasi ile mümkün olduğuna inanıyor. Benim bu yayından anladığım bu.
Ve bu karanlık gecede biraz olsun bana umut veren de bu yaklaşım oldu…

Levent Gültekin’i okuyor musunuz?

Oku­yun lüt­fen.
AKP ma­hal­le­sin­den ge­lip “mu­ha­li­f” ma­hal­le­ye göç eden Le­vent, di­ken.com.tr in­ter­net si­te­sin­de çok güç­lü ya­zı­lar ya­zı­yor.
Her fik­ri­ne ka­tıl­mak zo­run­da de­ğil­si­niz, her ya­zar için ge­çer­li bu şüp­he­siz, ama dü­şün­ce uf­ku­nu­zu aça­ca­ğı ke­sin. Üs­te­lik “ö­bür ma­hal­le­de­” ne olup bit­ti­ği­ni an­la­mak için de gü­ve­ni­lir bir kay­nak.
Le­vent, Er­do­ğa­n’­ın Baş­kan­lık pla­nın­da son per­de­yi yaz­mış. Ya­zı­dan en il­ginç bö­lüm şu : “Er­do­ğan bun­dan son­ra ne ya­pa­cak? Edin­di­ğim iz­le­ni­me gö­re ilk ola­rak fark­lı par­ti­ler­den mil­let­ve­kil­le­ri­nin ka­tı­lı­mıy­la ha­zır­la­nan baş­kan­lık sis­tem­li ana­ya­sa­yı re­fe­ran­du­ma gö­tür­me­ye ça­lı­şa­cak. Bu ol­ma­dı­ğı tak­tir­de de Da­vu­toğ­lu’y­la yo­lu­nu ayı­rıp, Bi­na­li Yıl­dı­rım ya da  Nu­man Kur­tul­muş li­der­li­ğin­de bir er­ken se­çi­me gi­di­le­cek.”

Kanserli hastaya “sigara içtin mi ?” faşizmi

Biliyorsunuz, SGK akciğer kanseri hastalarının eğer sigara içiyorlarsa kanser ilaçlarının karşılanmaması yönünde karar aldı.
Hayatım boyunca hiç sigara içmedim, çok da faydasını gördüm. İçen eşime dostuma da “bırakın bu meredi” diyorum.
Fakat bu nasıl bir karar, nasıl bir uygulamadır !?!
Bir insanın “iyileşme ihtimaline” bir devlet nasıl engel olabilir, olacak iş mi ?
Dilerim bu karar en kısa zamanda değişir, bir yanlıştan dönülür.

Müzikte yeni keşfim : Kalben

Ben onları Twitter’da keşfettim, hemen Spotify’da buldum.
Yepyeni bir kadın müzisyen, şahane sözler, harika besteler, değişik bir ses. Kadıköylüymüş.
Ekşisözlük’te sayfalarca yorum var hakkında, en kısa zamanda kendisini bulup bir röportaj yapacağım. O zamana kadar da 3 gün önce çıkmış olan albümü “Kalben”i dinliyorum sürekli.
Albümde en sevdiğim ilk üç: Taşikardi – Aramızda –Haydi Söyle

BAK KIZIM

Kimseyi idare etmek, alttan almak zorunda değilsin. Kimsenin kabalığına katlanmak
zorunda da değilsin. Ben bunu 40 yaşında öğrendim, sen o kadar geç kalma !

 

 

 

 

 

Kategoriler

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir